Evlendikten sonra mı oldu ne, daha bi dedikodu sever oldum.
Hafta sonları evden kaçıp annemlere 5 çayına gittiğimde, kadınlar cemaatinin yeni neferi olarak yerimi alıp, orta yaşlılara has daha çetrefilli mevzularda fikir beyan edip, bir de kabul görünce yeni bir pencere açılıverdi önüme..
Hafta sonları evden kaçıp annemlere 5 çayına gittiğimde, kadınlar cemaatinin yeni neferi olarak yerimi alıp, orta yaşlılara has daha çetrefilli mevzularda fikir beyan edip, bir de kabul görünce yeni bir pencere açılıverdi önüme..
Çevremde halen çok evli insan yok, ben de onlarla idare ediyorum.
Neyse bu kabul görme hikayesi dört duvar arasında gayet iyi işlese de, annemle sokağa çıktığımda halen 17 yaşında gibiyim. Annesi elinden tutmuş küçük bir çocuk, mağaza mağaza nasıl gezerse öyle...
Mağazada bir elbise beğendim mesela;
Mağazada bir elbise beğendim mesela;
-Ben: aaa güzelmiş bu...
-tezgahtar: buyrun deneyin
-Ben: yok bu gitmez şimdi bana, ben biraz daha kilo veriyim öyle
-tezgahtar: siz kilolu musunuz? Benim kızım 13 yaşında 75 kilo (!!!)
(banane ya senin kızından, ben büyüğüm, büyüklerle karşılaştır beni yaaa)
Tabii annem bu fırsatı asla kaçırmaz. Beni küçükken nasıl balık yağlarıyla beslediğini, bir ara zayıflıktan ölmek (!) üzere olduğumu... vb. anlatmaya başlar;
-anne: Ama bu basenler gitmez ki anlatamıyorum, ırsi bu ırsiiii! Bana çekmiş
- kendisi zayıf, kızı şişman tezgahtar: işte bizimkini de arkadaşları bunalıma sokuyor.
Sohbet sırasında kadının kızını bebekken yurt dışından getirdiği hazır mamalarla beslediğini öğrenip, teşhisi koyduk.
Sohbet sırasında kadının kızını bebekken yurt dışından getirdiği hazır mamalarla beslediğini öğrenip, teşhisi koyduk.
Ben mağazadan hiçbir şey alamadan çıktım.
0 yorum:
Yorum Gönder