Fotoğrafların her birinde istisnasız bir boşluk hissettim.
Üç kişi olmaya ne çabuk alışmışım.
Neşeli karelerde hep bir eksik varmış gibi geldi.
Ne kadar boş vaktim varmış meğer. Utanarak hatırladım.
Son 4 aydır bir kişi için canhıraş çabalıyorum. 'Saçını süpürge etmek' deyimini
gerçeğe çevirmek istercesine saçımı tarayamadığım günler oldu.
O ağlamasın diye yemek yemediğim... O uyanmasın diye kolumu bile kıpırdatmadığım saatler geçti.
İsyan ettiğim her anı onun tek bir gülüşü sildi süpürdü.
Bu çilekeş tabloyu çizmek istemezdim. Zaten annelik de sadece bunlardan ibaret değil.
Ama doğumdan sonra koşa koşa ne kadar mutlu olduğumu burada satırlara dökeceğimi planlarken, zamanın artık bana ait olmadığı gerçeğiyle yüzleştim.
Banyo yapmanın önceden planlanması gereken bir aktivite olduğu bir hayat yaşıyorum artık.
Uykusuzluktan hiç bahsetmiyorum bile...
Anladığınız üzere Toprak doğdu... Artık 4 aylık... Çok şükür sağlıklı ve umuyorum ki çok mutlu...
Bu satırları bir yandan xbox 360'da oyununu oynarken diğer yandan kucağında oğlumuzu uyutmayı başaran eşimin maharetli kollarına borçluyum.
Sevgiler...